21 Temmuz 2012 Cumartesi

BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ VE DİĞERLERİ

     Yeni bir ÖSS tercih maratonunda daha beraberiz. Her yıl olduğu gibi vakıf üniversitelerinin çok büyük bir kısmının öğrenci kapma yarışında olduğu şu günlerde Bahçeşehir Üniversitesi kendi algısını inanılmaz kuvvetlendirecek bir sponsorluğa imza attı. Yanlış hatırlamıyorsa ilk kez bir üniversite bu denli büyük bir sponsorluk gerçekleştirdi

     Bahçeşehir Üniversitesi'nin Beşiktaş Kadın Voleybol takımıyla gerçekleştirdiği bu sponsorluk, hem üniversitenin diğer   üniversitelerden çok net bir şekilde ayrışmasını sağladı hem de üniversitenin ve Enver Yücel'in vizyonunun genişliğini bir kez daha ortaya koydu. Ayrıca üniversitenin bulunduğu bölge olan Beşiktaş ile Bahçeşehir Üniversitesi arasındaki algının güçlendiğini, Beşiktaş deyince akla Çarşı'dan sonra Bahçeşehir Üniversitesi'nin gelebileceğini söylemek de hiç zor değil artık.

     Bahçeşehir Üniversitesi ve Enver Yücel bunları yaparken diğer vakıf üniversiteleri her yıl yaptıkları ilginç(!) tanıtım çalışmalarına devam etmekteler. Öğrenci velisi olsam özellikle Kadir Has ve Işık Üniversiteleri'nin tanıtımları için yaptıkları çalışmalarından sonra çocuğumu en azından bu üniversitelerin İletişim Fakülteleri'ne bedava bile olsa kayıt ettirmem. 

     Eğitimi genişletme vizyonları, eğitime iş bulma dışında başka anlamlar da yükleme vizyonları sıfıra yakın ne yazık ki pek çok vakıf üniversitesinin. Ancak bu noktada Bahçeşehir, Koç ve Sabancı üniversitelerini ayrı bir yere koymak gerektiğinin altını kalınca çizmek istiyorum.





13 Temmuz 2012 Cuma

BARCELONA - REAL MADRID

 


Özellikle Jose Mourinho'un Real Madrid'in başına gelmesinden sonra iyice kızışan Barceola - Real Madrid derbisi bu kez Facebook üzerinden heyecan fırtınaları kopardı.
Peki nasıl?
Barcelona - Real Madrid derbisinde kaybeden takımın taraftarı 1 günlüğüne Facebook sayfasını rakibine verdi
Darısı Fenerbahçe - Galatasaray derbisine...

12 Temmuz 2012 Perşembe

REKLAMCIDAN HAYAT DERSLERİ


     
     Tedtalks’ta  bir reklamcıdan, ürünün gerçek değerinin yanı sıra, pazarlama ileştişimi ve reklamla eklenen değerinin, insan algısını nasıl değiştirdiğine dair mükemmel bir konuşma.

     Özellikle, Shreddies mısır gevreğinden bahsettiği kısım, tüketici davranışlarına ayna tutuyor.

     Andy Warhol’un “Coca-Cola ile ilgili en çok sevdiğim şey ABD başkanının sokağın köşesindeki serseriden daha iyi bir kola alamamasıdır.” sözü ise Coca Cola’ya bakış açısını açıkça ortaya koyabilecek şekilde.